Çocukların küllere karışması fena,
kendilerinin olmayan bir çocukluk 
bulacaklar ve beni anlayacaklar orada! 
Çocukların beni anlamasına dayanamam, 
korkarım en çok anlayanın en zalim 
olacağından, korkarım çocuklar da... 
Sen küle bırak beni zalimlerin yağmuruna 
kül insandan gelir, onu anlama, beni de... 
Yağmuru anla, o, tanrının iyiliğidir, 
senin yağmurlu tanelerin düşseydi aklıma 
bahçeme de iyiliğin düşerdi, şimdi kül 
bahçesidir, yağmuru gezdirme, kötülük gelir... 
Tanrının başka bahçeleri de vardır 
üzümler iyileşir gibi üzgünler de iyileşir 
tanrının bahçıvan olduğu günlerden kalmadır 
iyiliğin bahçesi: Yağmura bak! 
iyilik bir bakışta kendini gösterir... 
İyisin, hem yağmur, hem bahçe gibisin, 
tanrıyı seninle sevindir, unutma, 
sevindirmek yağmurun iyiliğidir, 
tanrıyı benimle üzme, zalimlerin 
eline bırakma onu, küle bırakma! 
O, yağmurun ve iyiliğin bahçesidir, 
üzümü iyiliğe bırakır gibi 
tutar senin de üzgün elini... 
Çocukların yağmura karışması iyi, 
yeter ki beni anlamasınlar! 
Korkarım çocukların zalim olacağından, 
yağmur dururken külü anlamalarından 
korkarım, her zalimde bir çocuğa 
rastlamaktan korktuğum gibi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder