7 Mart 2013 Perşembe

Hareket Dergisi 1971/Nurettin TOPÇU

“Birçokları, kendilerine ilahî lütuf olan ızdırabı değerlendirmeyip varlıklarından iterek, kendisine el uzattıkları fâni hazlarla zehirlendiler. Geçici tatminler onları boğdu yine de onlar kendi katillerini kendilerinde arayacak yerde, dışarıda aradılar. Mutlaktan ve sonsuzluktan yüz çevirmek için cemiyetin süsleyerek insanlar arasında yaşattığı izafî ve itibarî değerlere bağlandılar. Bu yüzden ha...yatları, içten zehirlenmeyi andıran sürekli ve içsel bir vicdan azabından ileri gitmedi. En sevdiği hasretine kavuşunca, onunla sarılıp kucaklaşır gibi ızdıraplarına sarınarak onu kutsallaştırabilenler, ebedî hayatlarına dünyada iken başlamış olanlardır. Bu yolda yürüyenlerden Yunus din velisi, Fuzulî aşkın kahramanı, Namık Kemâl ve Mehmet Akif millet velisi oldular. Izdıraptan kaçarak hayatının her halinde hazza kaçmak isteyen halk bile onlara hayrandır. Çünkü, farkında olsun olmasın, insanın asıl mayası ıztıraptır. Izdırap, telkinini mutlaka damarlarımıza aktaran ahlâk hocamızdır. Gerçekte insan ruhunu en fazla katılaştıran ve zehirleyen hırslarla hasetlerin harabettikleri kalbi, ızdıraptan başka ne tedavi edebilir? Geçirilen bir hayatın paylaşılmış acılarına dayanmayan dostluk, çürük ve temelsiz olduğu gibi, ızdırapsız yapılan dua şarlatanlıktır."

 -

Hiç yorum yok: