‘Kahin görebilen tek gözüyle aynaya baktı ve uzun boylu,
çekik gözlü o adamı gördü.
Bunu görmek, kendisi gibi diğerlerinin de içinde yaşadıkları
o dünyadaki asıl hakikati görmek demekti.
Gözün görevinin görmek değil, hakikati görmek olduğunu
söyleyen alim aklına geldi.
Hakikati gören gözün başka hiçbir şey görmesine gerek yoktu.
Yedikule Kahini’nin yegane gözüne de bu şekilde perde indi.
Ama kör olmasına rağmen hiçbir şey görmüyor değildi.
Gözlerinin ona gösterdiği yegane şey, o uçsuz bucaksız
karanlıktı.
Tıpkı sessizliği dinleyen Eflatun gibi, kahin de sustu.
Belki de susmak gerçeği anlatmanın tek yoluydu.’
Suskunlar / İhsan Oktay ANAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder