“Bir sigara kâğıdını şu masaya koy, üstüne bir taş bırak,
kapıları kapa ve git! Üç yüz sene sonra gel, yerinde bulursun. Belki sararmış,
belki buruşmuş, fakat yine o. Bir sigara kağıdı kadar yaşayamıyoruz.
Kefenimizden evvel çürüyoruz. Duyuyorum! toprak altında milyonlarca kurdun,
çıtır çıtır dut yapraklarını yiyen milyonlarca ipek böceği gibi, milyonlarca
ölüyü yediğini duyuyorum.
Ölüler! Korkunç
bir saklambacın korkunç oyuncuları. kurtarın beni ebedilikten! öldüm sizi araya
araya.. kurtarın beni düşünmekten!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder